ANNELER İÇİN ENGÜZELİ NAZIM HİKMET TEN

ANNELER İÇİN ENGÜZELİ NAZIM HİKMET TEN



ANNE

Kan ter içinde gece

Kan ter içinde her yanım

Her yanım bu gece vurgun içinde

Kurşun yemişim, sürgün yemişim

Bu sana ilk gelişim

Vur emriyle düşmüşüm kapına

Düşmüşüm kucağına, bu yara sıcak ana



Yok elimde bir demet menekşe

Yok elimde sevdiğin gül şekeri

Yok işte sana bir şey

Bilmem ki ne demeli

Bir tek ağır yaralı özlemim

Ve birtek gözlerine sürdüğün gözlerim

Anne benim, aç kapıyı

Oğulcuğun, küçük tavşanın, körolmayasıcağın

Ölmeyesin, bitmeyesin

Yürekyarısı gitmeyesin dediğin

Anne benim, aç kapıyı

İşte geldim, işte bu sana ilk gelişim



Hep senin için gökyüzünde bir evimiz olsun isterdim

Hep senin için bulutları isterdim

Ellerimi açtırıp dua ettirirken

O küçük evimizde sokulurken göğsüne her gece

Hani her gece sorduğumda

Anne babam nerde

Nerde kuşların dilinden anlayan adam

Ve menekşelerle konuşan adam

Nerde anne

Ve sen bastırıp bağrının kızılca kıyametine acını

Gelecek oğul, sen uyu şimdi

Baban gelecek bir yağmur gibi yağmurla

Rahmete boğacak yoksulluğumuzu derken

Ben uyur, düşümde

Senin için bir ev görürdüm gökyüzünde

Sen, babam, ben ve melekler

Ve melekler anne

Anne melekler

Önce babam sonra onlar terkettiler gecelerimizi

Ben de çekip gittiğimde

Yani oğulcuğun yani yürek yarın

İçinden geçen şarkın gittiğinde

Sen nasıl yaşadın anne

Nazım Hikmet...

8 MAYIS:Hitler faşizmin sonu..

8 Mayıs'ta Hitler faşizmi
Sovyetler Birligi Kızıl Ordu'suna teslim oldu
72 yıl önce 55 milyon insanı katleden Hitler faşizmi,
8 Mayıs 1945’te Kızılorduya teslim olurken,
2. Dünya Savaşı son bulmuştu.
Yasasin Sosyalizm ! Kahrolsun Fasizm !..

"Suriye'lileri seviyoruz"..

 

ibrahim Gökçek ANISINA

Bugün günlerden İbrahim Gökçek...
ANISINA SAYGIYLA
..
Hoşça kalın
dostlarım benim
hoşça kalın!
Sizi canımda
canımın içinde,
kavgamı kafamda götürüyorum.
Hoşça kalın
dostlarım benim
hoşça kalın...
Resimlerdeki kuşlar gibi
dizilip üstüne kumsalın,
mendil sallamayın bana.
İstemez...
Ben dostların gözünde kendimi
boylu boyumca görüyorum...
Nazim Hikmet

#IbrahimGökçekölümsüzdür

DÜELLO..

 #özdag #soylu

Kapışma...

 

DENiZ GEZMiS..

Parkamı, botlarımı çıkarmayacağım.
Ölüm gömleğini giydirecekler, giymeyeceğim.
Traş olmayacam. Bir sigara yakacam, üstüne demli bir çay içeceğim. Haa… bak, Rodrigez’in o ünlü gitar konçertosunu dinlemek isterim. Urganı kendim boynuma geçireceğim.
Sonra dönüp beni seyredenlere sesleneceğim.
Ölen bedenimdir, düşüncem yaşayacak
Deniz Gezmiş

DÜELLOYA DAVET ...

 

50 sene önce.. 6 MAYIS

" "Vatan, onu parsel parsel satanların değil; 

uğrunda darağacına gidenlerin vatanıdır !"
50 ans déjà...50 sene önce...
Anilarina saygiyla..

.....
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan et Hüseyin İnan.
sont des révolutionnaires Marxiste-Léniniste.
Ils ont été pendus le 6 mai 1972 par l’état Turc
Deniz Gezmis revêtu de la “robe blanche” des exécutions.
Le sourire aux lèvres, il regarda alors ses bourreaux, ses yeux exprimaient de la pitié pour eux. D’un pas ferme, il marcha vers la potence, il grimpa sur l’escabeau avec l’aide des gardiens car il portait toujours ses menottes et la longue robe des exécutions qui entravait ses mouvements. Puis il plaça luimême sa tête dans le noeud coulant et s’écria:
“ Vive la lutte du peuple de Turquie pour l’indépendance!
“Vive le marxisme-léninisme!
“Vive la lutte révolutionnaire des peuples turc et kurde!
“A bas l’impérialisme!
“A bas le fascisme!”
Pris de panique en entendant ces mots, le procureur général cria aux bourreaux: “Repoussez le tabouret!” Ce qu’ils firent. Mais les pieds de Deniz Gezmis touchaient encore la table. Les bourreaux la retirèrent aussi et le corps de Deniz Gezmis bougea, tourna sur lui-même, la corde se tordit puis s’arrêta.
Il était 1 h 25 du matin.
Cette scène se répéta encore deux fois, pour les deux autres révolutionnaires condamnés.

DÜNYA KARiKATÜRiSTLER GÜNÜ

 

KARL MARX 204 YASINDA !..

KARL MARX 204 YASINDA !..
KARL MARX A 204 ANS
( 5 mai 1818 - 14 mars 1883 )
Filozof,politik ekonomist ve Komünizmin babasi
Proletaryanın Öğretmeni Karl Marx ,İyi ki doğdun
...
"Komünistler, görüş ve niyetlerini gizlemeyi reddederler.

Amaçlarına ancak bugüne kadar ki tüm toplumsal düzenin zorla yıkılmasıyla ulaşabileceklerini açıkça bildirirler.
Varsın egemen sınıflar bir komünist devrim ürküntüsüyle
tir tir titresinler. "
K.Marx

6 Mayis 1972

Tarih : 6 Mayis 1972
9 yasinda idim..
O gün de , her sabah oldugu gibi yine ben gitmistim eve günlük gazeteleri almaya
"Deniz Gezmis'lerin idam edildigini yaziyordu mansetler...
Babama her sabah okudugum haber mansetlerin en acisi idi o gün.
Devrimciler tek tek tutuklaniyor, Kontr-gerilla tarafindan iskenceden geçiriliyor idam ediliyordu..
71 darbesinin ayak izleri, asker postallarini evimize kadar getirmisti..
Ve bir sabah Babami da almaya gelmislerdi ;
THKO-Cephesi Bayrampasa sorumlusu iddiasi ile agir iskencelerden geçirilecekti Babam ünlü Ziverbey köskünde...
sonra da Selimiye Kislasi hapis yillari..
Türkiye Cumhuriyeti en devrimci evlatlarini ya daragacina yolladi, ya sürgün edildiler ya da öldürülduler !..
Simdi artik namazinizi rahat kilabilirsiniz !..
Iyi uykular !
Komünistler size yakismiyor !..

Dünya Basın Özgürlüğü Günü..

3rd of May :
World Press Freedom Day !
3 Mayıs : Dünya Basın Özgürlüğü Günü!

ONU/GUTERRES..

António Guterres Maaşlarınızı kim ödüyor? ... 

António Guterres ; Qui paye ton salaires ?...

  #gueterres #ONU

 

INTERNATIONAL ART FRONT/ISMAIL DOGAN

INTERNATIONAL ART FRONT üyesi İsmail Doğan 

Grup Yorum'un çalınan enstrümanlarının serbest bırakılmasını talep ediyor!

.....

INTERNATIONAL ART FRONT member Ismail Doğan
demand the release of Grup Yorum´s stolen instruments

........
Ismail Doğan, membre du FRONT INTERNATIONAL ART,
demande la libération des instruments volés de Grup Yorum

KANLI 1 MAYIS 1977 ANISINDAN..

KANLI 1 MAYIS 1977 ANISINDAN..
" 1 Mayis 1977 'de yaralanan oglum Can ;
Taksimde yedigi kursundan canini zor kurtarmisti.
diger oglum Ünal ülkücüler tarafindan komaya sokulmus
Adnan ise bombali saldiriya ugramisti...
" 1 Mayis'tan bir hafta kadar sonraydi,damadimdan bir telefon geldi : Oglum Can 1 Mayis'ta vurulmustu..bana son yolladigi mektubunda " Baba yarami soruyorsun olayi anlat diyorsun ..anlatayim : "Ben IGD-DISK in güvenlik görevlilerindendim Kemal Türkler'in konusma yapacagi kürsüyü koruyorduk..Kemal Türkler konusmasini bitirir bitirmez hemen ardindan silahlar patlamaya basladi panzerler ates ve kan kusmaya baslamisti.ates açan namlular kürsüye dogru çevrilince Kemal Türkler oradan kaçirildi.Biz ben ve bir kaç arkadasimla birlikte orada panklartlari yirtip sopalarimizi elimize alarak Intercontinal otelin önündeki fasist polislere dogru saldiriya geçtik sagimizdan solumuzdan kursun sesleri geliyordu..daha yaklastigimda en az alti yedi yerden ates açildigini gördüm..her tarafimiza yagmur gibi kursun yagiyordu..Kendimi kaybetmistim..Panzerler gözlerimin önünde 5-6 kisiyi ezmisti..
Biz IGD li gençler bagirarak polislerin üzerine yürürken onlar geri çekilmis atilan gaz bombalarindan gözlerim yasarmis etrafi göremiyordum iste o an da otomatik silahlardan çikan bir kursunla yere yigildim..Koltuk altimin sirt bölgesine yakin olan tarafima saplanmisti kursun..kalkmaya çalistim kalkamadim yere yigildim tekrar..Arkadaslarimin yardimiyla kaldirildim ve beni eve göturmuslerdi bu halimle oradan en yakin hastahaneye götürülüp iki gün kaldiktan sonra polisler gelip beni buradan alip 2.subeye götürüldüm ve orada da beni iyice hirpaladilar ifadelerimiz alininca 4 gün sonra serbest biraktilar..simdi yaram iyilesiyor.baba merak etme.
.Bir gazetede isimlerimizin yayinlandigini söylediler.
;Hosçakal baba ! beni bir an önce al buradan "...
(Abdullah Dogan'in 2.kitabi "Bitmeyen Göçmenlik" kitabindan )

CHARLIE CHAPLIN

 "Hayatın bize çizdiği yol, özgürlük ve güzelliklerle dolu olabilir, ama biz bu yolu yitirdik. Hırs insanların ruhunu zehirledi, dünyayı bir nefret çemberine aldı. Hepimizi kaz adımlarıyla sefaletin ve savaşların içine sürükledi. Hızımızı artırdık, ama bunun tutsağı olduk. Bolluk getiren makineleşme bizi yoksul kıldı. Edindiğimiz bilgiler bizi çıkarcı yaptı, zekamızı da katı ve acımasız. Çok düşünüyoruz, ama az hissediyoruz. Makineleşmeden çok insanlığa, zekadan çok iyilik ve anlayışa gereksinmemiz var. İnsancıl değerlerimizi koruyamazsak hayat korkunç olur, hep yitiririz. Siz insanlar güçlüsünüz. Makineleri yapacak güç sizdedir. Bu hayatı olağanüstü bir mutluluk serüvenine çevirecek olan yine sizlersiniz. Öyleyse, insanlık ve demokrasi adına bu gücü kullanalım ve milliyetçilik hastalığına karşı birleştirelim. Din, dil, ulus ayrımcılığı olmayan yeni bir dünya yaratalım"

Charlie Chaplin