KARANLIĞIN SESĺ….
ĺsyanɪn sesiydi bu…ĺsyan !...
Kendisine karșɪ, devlete, topluma karșɪ, isyandɪ bu..
Yanɪyordu yüreǧi, her haksɪzlɪkta.
Acɪyordu kalbi her ölümde..
Bu yüzden dalmɪștɪ ya,, o ɪssɪz karanlɪǧa..
Uyușturucu bile meryem olamamɪştɪ acɪlarɪna..
Beyin direniyordu …benliǧini unutmamɪştɪ hâla.
O bir yorgun savaşçɪ idi…
Damardan çizmişti hayatɪnɪ.;
Ant içmişti bu zaferi kazanacaǧɪna…
Ama yenik düşmüştü , o karanlɪǧɪn soǧukluǧuna..
Ki o kadar da inanmɪştɪ ki, galip geleceǧine..
Hatta en sevdiklerini bile kaybetmişi bu yolda.
Yapayalnɪz dɪ, o şimdi….
Evsiz ve barksɪzdɪ..
Tutunabileceǧi her dal, tek tek kɪrɪlɪyordu adeta..
Ama yinede ilerlemeye çalɪşɪyordu, o zifiri karanlɪk da..
Kapkaranlɪk bir tüneldi bu…
O ise, Işɪǧɪ, aydɪnlɪǧɪ arɪyordu…
Ve bir ses duydu, tünelin ucundan ,
Karanlɪk ,karnɪndan kurşun yemiş gibi baǧɪrɪyordu, ..
O çɪǧlɪǧa yaklaştɪǧɪnda, bir ɪşɪk belirdi karşɪsɪnda..
Yaklaştɪkça, ɪşɪk daha da büyüyordu..
« Gel ! « dedi, . bu ses ona..
Ürkerek yaklaştɪkça, etrafɪnɪn tamamen aydɪnlandɪǧɪnɪn farkɪna vardɪ.
« Karşɪda,gördüǧün yüksek, yüksek tepeler, seni bekliyor !..Hɪzlɪ koşmalɪsɪn !..çok zaman kaybettin « diyordu ona bu ses.
- « Demek katledilecek, daha çok yol varmɪş « ..ama nereye ?..diye
düşünüyordu ,şimdi sessizce, yüksek tepelere bakarak..
O tepelerin arkasɪnda, ne var ? acaba diye merak ediyordu şimdi…
Elinde, bulduǧu ince bir çubukla ilerliyordu yolunda….
Birden üzerine taş yaǧdɪǧɪnɪ farketti. .Korunmaya çalɪşmaktan yorulmuş :
- « Hayɪr !..Herşeyi bɪrakɪyorum !.Hiçbir şeyin anlamɪ yok !.. »
diye baǧɪrarak geri dönmek istese de , O sesi hissediyordu ensesinde..
Adeta, sürüklüyordu onu ;
« Yɪlmamalɪsɪn !..işin bu senin..horlansan da, zorlansan da
« Sen ! bu yola aitsin…diyordu.. »
Yɪlmadan çalɪşmalɪsɪn !.., sonunda zafer senin olacak büyük isyancɪ !..
ĺşte o zaman, isyanɪnɪn bir anlamɪ olacak » diyordu bu ses..
Yol gittikçe, artɪk tepeler de düzeliyordu..
Hava da güneşin uyanmasɪyla içini ɪsɪtmɪştɪ…
Birden ufak bir kulübe evi belirdi karşɪsɪnda.
Evin kapɪsɪna yaklaşɪp, kapɪyɪ çaldɪ..
Kapɪ açɪldǧɪnda ;
ĺçerdeki kalabalɪk onu masaya davet ediyordu ..
Sabaha kadar sohbet edip, içmişlerdi..
Sabah uyanip, banyonun ɪşɪǧɪnɪ yaktɪǧɪnda ;
Kendisini görüyordu aynada…
Evet..O kendisi idi!..
Kendi karanlɪǧɪnɪ yenmişti..artɪk...
08/01/2012
ĺsmail Doǧan
ĺsyanɪn sesiydi bu…ĺsyan !...
Kendisine karșɪ, devlete, topluma karșɪ, isyandɪ bu..
Yanɪyordu yüreǧi, her haksɪzlɪkta.
Acɪyordu kalbi her ölümde..
Bu yüzden dalmɪștɪ ya,, o ɪssɪz karanlɪǧa..
Uyușturucu bile meryem olamamɪştɪ acɪlarɪna..
Beyin direniyordu …benliǧini unutmamɪştɪ hâla.
O bir yorgun savaşçɪ idi…
Damardan çizmişti hayatɪnɪ.;
Ant içmişti bu zaferi kazanacaǧɪna…
Ama yenik düşmüştü , o karanlɪǧɪn soǧukluǧuna..
Ki o kadar da inanmɪştɪ ki, galip geleceǧine..
Hatta en sevdiklerini bile kaybetmişi bu yolda.
Yapayalnɪz dɪ, o şimdi….
Evsiz ve barksɪzdɪ..
Tutunabileceǧi her dal, tek tek kɪrɪlɪyordu adeta..
Ama yinede ilerlemeye çalɪşɪyordu, o zifiri karanlɪk da..
Kapkaranlɪk bir tüneldi bu…
O ise, Işɪǧɪ, aydɪnlɪǧɪ arɪyordu…
Ve bir ses duydu, tünelin ucundan ,
Karanlɪk ,karnɪndan kurşun yemiş gibi baǧɪrɪyordu, ..
O çɪǧlɪǧa yaklaştɪǧɪnda, bir ɪşɪk belirdi karşɪsɪnda..
Yaklaştɪkça, ɪşɪk daha da büyüyordu..
« Gel ! « dedi, . bu ses ona..
Ürkerek yaklaştɪkça, etrafɪnɪn tamamen aydɪnlandɪǧɪnɪn farkɪna vardɪ.
« Karşɪda,gördüǧün yüksek, yüksek tepeler, seni bekliyor !..Hɪzlɪ koşmalɪsɪn !..çok zaman kaybettin « diyordu ona bu ses.
- « Demek katledilecek, daha çok yol varmɪş « ..ama nereye ?..diye
düşünüyordu ,şimdi sessizce, yüksek tepelere bakarak..
O tepelerin arkasɪnda, ne var ? acaba diye merak ediyordu şimdi…
Elinde, bulduǧu ince bir çubukla ilerliyordu yolunda….
Birden üzerine taş yaǧdɪǧɪnɪ farketti. .Korunmaya çalɪşmaktan yorulmuş :
- « Hayɪr !..Herşeyi bɪrakɪyorum !.Hiçbir şeyin anlamɪ yok !.. »
diye baǧɪrarak geri dönmek istese de , O sesi hissediyordu ensesinde..
Adeta, sürüklüyordu onu ;
« Yɪlmamalɪsɪn !..işin bu senin..horlansan da, zorlansan da
« Sen ! bu yola aitsin…diyordu.. »
Yɪlmadan çalɪşmalɪsɪn !.., sonunda zafer senin olacak büyük isyancɪ !..
ĺşte o zaman, isyanɪnɪn bir anlamɪ olacak » diyordu bu ses..
Yol gittikçe, artɪk tepeler de düzeliyordu..
Hava da güneşin uyanmasɪyla içini ɪsɪtmɪştɪ…
Birden ufak bir kulübe evi belirdi karşɪsɪnda.
Evin kapɪsɪna yaklaşɪp, kapɪyɪ çaldɪ..
Kapɪ açɪldǧɪnda ;
ĺçerdeki kalabalɪk onu masaya davet ediyordu ..
Sabaha kadar sohbet edip, içmişlerdi..
Sabah uyanip, banyonun ɪşɪǧɪnɪ yaktɪǧɪnda ;
Kendisini görüyordu aynada…
Evet..O kendisi idi!..
Kendi karanlɪǧɪnɪ yenmişti..artɪk...
08/01/2012
ĺsmail Doǧan
Aucun commentaire:
Enregistrer un commentaire